Harput'ta gezilecek yerler |
Elazığ şehri
Doğu anadolu bölgesinin yukarı fırat bölümünde yer alıyor. Yazları sıcak
geçiyor, kışları ise çok da sert olmayan bir iklime sahip. İklimin nispeten
ılıman olmasında şehrin kuzeyinde bulunan Keban baraj gölünün de etkisi var.
İstanbul’dan
Elazığ’a Thy ve Pegasus’un düzenli seferleri bulunuyor ve uçuş 1 saat 21 dakika
kadar sürüyor. Diyarbakır yolu üzerinde bulunan havaalanı ile şehir merkezi
arası 11 kilometre.
Konaklama için
merkezde yer alan uygun bütçeli öğretmenevi ve polisevi düşünülebileceği gibi
hali vakti biraz daha iyi durumda olanlar için 5 yıldızlı oteller de var Elazığ’da.
“Yediğin
içtiğin senin olsun, gördüklerini anlat” diyeceğinizi biliyorum ama Elazığ
mutfağının Türkiye’de apayrı bir yeri var. Bu gidişimizde de arkadaşımın
annesinin muhteşem el emeği yemeklerini tadarak Elazığ mutfağını tam anlamıyla
deneyimlemiş olduk. Yolunuz Elazığ’a düşerse kömbe, işgene, harput kebabı gibi
Elazığ’a özgü yöresel yemekleri mutlaka deneyin.
Elazığ’da
gezilecek yerleri 3 bölüme ayırabiliriz. Bunlar;
v Elazığ’ın içinde gezilecek yerler
v Harput’ta gezilecek yerler
v Elazığ’ın dışında gezilecek yerler
ELAZIĞ MERKEZ
Gazi caddesi: Orta ölçekli her şehrimizin olmazsa
olmazı, piyasa caddesi veya mecburiyet caddesi de denilen, askerlerin,
öğrencilerin ve halkın özellikle hafta sonlarında bir aşağı bir yukarı volta
attığı caddelerin Elazığ’da olanı Gazi caddesi.
Valilik binası: Gazi caddesi üzerinde ilerlerken
dikkatinizi çekebilecek bir geç dönem Osmanlı yapısı.
Kapalıçarşı yerel lezzetler arayanlar için ideal |
Kapalıçarşı: Gazi caddesi üzerinde girişi olan
çarşıda yiyecek ağırlıklı olmak üzere Elazığ’a özgü ürünler satılıyor. Bir çok
iş yerinde dibek kahvesini,leblebiyi ve orcik adı verilen yöresel tatlıyı
deneyebilirsiniz.
Bakırcılar çarşısı: Kapalıçarşının içinden yürüyünce
bakırcılık mesleğinin halen yaşatıldığı bakırcılar çarşısına ulaşılıyor. Sağlı
sollu dükkanlarda el işi bakır ve kalay işlerinden satın alabilirsiniz.
Elazığ Öğretmenevi |
Öğretmenevi: Gazi caddesinin bitiminde sol kolda
yer alan bina cumhuriyetin ilk yıllarında Halkevi olarak kullanılmış.
Öğretmenevinin ikinci katında Atatürk’ün Elazığ’a geldiğinde konakladığı oda
müzeye çevrilmiş durumda. Ancak bu oda ben Elazığ’dayken sadece 10 Kasım’larda
ziyarete açılıyordu. Odanın önündeki koridorda Atatürk’ün kendi el yazısıyla
yazdığı 10.yıl nutkunun orijinal nüshası duvarda asılı duruyor.
Köfteciler sokağı: Ben askerdeyken bu sokaklarda meşhur
olan şey salçalı ekmekti. Yarım ekmeğin içine sürülen salçalı ekmek tost
makinesine basılarak sunulurdu ve fiyatı da çok ucuzdu. Bir de dükkan önlerinde
sağlı sollu taburelerde kıtlama çay içilirdi. Zaman tabi ki her şeyi
değiştiriyor.
HARPUT
Merkezde dolaşırken
kahverengi tabelalarda Harput yazısını göreceksiniz. 3-4 kilometrelik bir
tırmanış sonucunda eskilerin yukarı şehir dediği Harput’a ulaşılıyor. Elazığ
kurulmadan önce yerleşim yeri Harput’muş. Bu nedenle Harput’un tarihi çok eski
zamanlara dayanıyor. Ancak bugün eski yerleşim kalmamış. Ancak Harput’ta halen birbirine
yakın mesafelerde eskiden kalma cami, türbe, kilise gibi yapılar var.
Ulu cami: Anadolu’nun en eski camilerinden biri olan Harput Ulucami,
Artuklular tarafından 1157 de yapılmış. İçinin farklı mimarisi ve eğri minaresi
hemen dikkatinizi çekecek.
Harput Ulu Cami |
Harput Arap Baba Türbesi |
Arap Baba Türbesi: Harput’ta çok sayıda türbe var. Ancak Harput’a gelen herkesin
ziyaret etmeden geçmediği tek türbe Arap Baba türbesi. Türbeyi bu kadar meşhur
yapan Arap Baba isimli zaatın başı gövdeden ayrılmış cesedinin bozulmadan günümüze
kadar gelmesi. Askerlik yaptığım yıllarda türbenin içine girip mumyalanmış
cesedi görme imkanı vardı ancak artık cesedin üzeri örtülü.
Harput Kalesi: Tarihi Urartulara dayanan kalenin diğer ismi Süt kalesi.
Efsaneye göre kalenin yapıldığı yıllarda su kıtlığı varmış ama süt veren
hayvanlar da bolmuş. Bu nedenle kalenin harcını yapatken su yerine süt
kullanılmış.
Dabakhane: İsminden dolayı dericilikle ilgili olduğunu düşünmüştük.
Oysa burası tarihi bir kaplıca. Ancak suyu diğer kaplıcaların aksine sıcak
değil soğuktu.
Süt Kalesi |
Meryem ana kilisesi: Kapısı kapalı olduğu için içine giremedik. Maalesef çevresi
de çok bakımsız durumda.
Kurşunlu cami: Tarihi çok eski olmasa da ziyaret edilmesi gereken bir cami.
Kubbelerdeki kurşun kalıplarından dolayı Kurşunlu cami deniliyormuş.
Şefik Gül Kültürevi: Harput’un ve Elazığ’ın geleneksel mimarisi ve kültürü
bu eski konakta yaşatılmaya çalışılıyor. İki katlı konağın her odası
birbirinden güzel döşenmiş.
Şefik Gül Kültür evinde tüm odalar nostalji kokuyor. |
Balakgazi parkı: Gakkoşların atası Harput emiri Balakgazi’nin at üzerinde bir
heykelinin de bulunduğu alan çay içip Elazığ’ı izlemek için ideal.
ELAZIĞ’IN DIŞI
Keban: Elazığ’a 45 kilometre uzaklıktaki Keban ilçesi, Türkiye’nin
en büyük ikinci barajı olan Keban barajı ile ünlü. Baraj manzarasını yol
üzerinden izledikten sonra Keban ilçesinde ufak bir gezinti yapmayı ve ardından
Çırçır şelalesinin üzerinde alabalık yemeyi unutmayın.
Keban barajı Türkiye'nin en büyük ikinci barajı |
Hazar gölü ve Pertek: Hazar gölünün karşı yakasında bulunan Tunceli’nin
Pertek ilçesi hem günübirlik bir gezi için hem de Hazar gölü üzerinde bir arabalı
vapur yolculuğu yapmak için ideal bir seçim. Pertek ilçesinin girişinde bulunan
kaplıcada vakit geçirebilir, baraj yapımı sırasında tek tek numaralandıralarak
sökülen ve yeni yerinde yeniden birleştirilen Pertek camisini görebilir, Pertek’in
dar sokaklarında kısa bir gezinti yapabilirsiniz.
Pertek feribotu |
Prtek girişindeki bu caminin taşınmadan kalan numaraları hala silinmemiş |
Buzluk mağarası: İçindeki buzlar nedeniyle yaz kış soğuk olan mağara bir
zamanlar soğuk hava deposu olarak bile kullanılmış. Bu nedenle buzluk mağarası
da deniliyor. Mağaranın tabelası var ama ne mağaraya giden herhangi bir yol, ne
de mağaranın girişi ne de içinde ışıklandırma var. Çevre son derece bakımsız. Bence
gitmeye değmez.
Sivrice: Elazığ’ın Hazar gölünün kıyısındaki bu şirin ilçesi yazları
sayfiye yeri olarak kullanılıyor. Kışın ise karlı dağları ve önünde uzanan göl
manzarasıyla son derece sessiz sakin bir kafa dinleme yeri.
Ne güzel anlatmışsınız.
YanıtlaSilTeşekkürler
Merhaba, keyif veren bloğunuzu yeni keşfettim. Takibe aldım. Güncel yorumlarımı takip etmeniz için ziyarete beklerim. Henüz Eskişehir'den doğusunu görmedim.
YanıtlaSil